Aydın Fenerbahçeliler Derneği Fenerbahçe
20 Eylül 2025

Başkan Adayı Sadettin Saran, Kulübümüzün Olağanüstü Seçimli Genel Kurul Toplantısı’nda açıklamalarda bulundu

Aydın Derneği Başkan Adayı Sadettin Saran, Kulübümüzün Olağanüstü Seçimli Genel Kurul Toplantısı’nda açıklamalarda bulundu

“Sayın Divan Başkanımız, Sayın Divan Kurulumuz, Sayın Başkanımız ve Yönetim Kurulu, Değerli Kongre Üyelerimiz, bizi ekranları başında takip eden, kalpleri, akılları burada olan milyonlarca taraftarımız, değerli basın mensupları… Hepinizi en içten sevgi ve saygılarımla selamlıyorum.

Bugün bu vesileyle tüm Fenerbahçeli kadınların Dünya Fenerbahçeli Kadınlar Günü’nü kutluyorum. Kura gereği başkan adayı olarak ilk konuşmayı benim yapmam nasip oldu ama inşallah cevap hakkı için bir daha buraya çıkmak zorunda kalmam.

Ama buradan mevcut yönetim lehine konuşma yapanların söylediklerine ufak bir katkı yapmak isterim. Buradan 1,5 sene önce sizin lehinize çekildiğimde ben dünyanın en kıymetli adamıydım. Hain değildim. Hatta bana yöneticilik teklif ettiniz, bana hayat boyu minnettar olacağınızı söylediniz. Rakip olunca mı hain oldum? Ben Fikret Seçen’le Zekeriya Öz’e DGM’de ifade verirken sizler localarda onlarla maç izliyordunuz. Bunun en açık tarifiyle samimiyetsizlik, iki yüzlülük olduğunu söylüyorum.

Neyse, ben değerli Fenerbahçelileri sizin çok sevdiğiniz bahanelerle yormak istemiyorum çünkü sizin bahaneleriniz bitmiyor.

Değerli Fenerbahçeliler, yarın tarihi bir seçime gidiyoruz. Kulübümüzün başkanı, siz kıymetli, üyelerimizin oylarıyla belirlenecek. Ben inanıyorum ki sandıklardan kim çıkarsa çıksın Fenerbahçe’nin umutlu ve şampiyonluk dolu yarınları için ‘sen’, ‘ben’ demeden hep birlikte topyekûn bir mücadeleye başlayacağız.
Bu süreçte bugüne kadar görülmemiş bir seçim kampanyası yürütmeye çalıştım. Ancak seçim atmosferidir. Kırıcı bir sözüm, söylemim olduysa burada tekrar herkesin huzurunda özür diliyorum. Çünkü bu camianın birbirine değil, rakiplerine karşı mücadele etmesi gerektiğine inanıyorum.

Bugün geldiğimiz noktada öncelikle Sayın Hakan Bilal Kutlualp ve ekibine teşekkür ediyorum. Camiamızın yaşadığı mutsuzluğa ve umutsuzluğa seyirci kalmadılar, bu mücadelede bizim yanımızda durmaya karar aldılar. Sağ olsunlar.

Fenerbahçemiz bu kongrenin sonucu ne olursa olsun düşmanlığı ve karşıtlığı değil, kardeşliği ve birlikteliği büyütmek zorundadır. Bizler farklı düşünebiliriz ama aynı renklere, aynı armaya tutkuyla bağlıyız.

Yarın sandıklardan benim ve ekibin adı çıkarsa tüm Fenerbahçelilerin huzurunda söz veriyorum. Fenerbahçe taraftarlarını, başkanları, efsanelerini tek bir cephe haline getirmek için arkamıza Fenerbahçemizi alıp hep birlikte yarınlara yürümek için elimden geleni sonuna kadar yapacağım.

Ben Fenerbahçe Spor Kulübü’nün yarınları için başkanlıkta bir bayrak değişimine ihtiyaç olduğuna inanarak aday oldum. Ben kendime ve sizlere söz verdiğim için bu yola çıktım.

Bu camianın en büyük gücü asla umudunu kaybetmemesidir. Ulu Önderimiz Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün dediği gibi, ‘Umutsuz durumlar yoktur, umutsuz insanlar vardır.’ İşte biz Fenerbahçeliler hiçbir zaman umutsuz olmadık. Tarihimiz, hangi şart olursa olsun yeniden ayağa kalkabildiğimiz örneklerle doludur. Ben umutsuzluğa daha fazla izin vermemek için buradayım.

Allah’ın izniyle, sizlerin destekleriyle yarın seçimi kazanırsam da günü geldiğinde bu bayrak değişimini en doğru ve en iyi şekilde yapacağıma namusum ve şerefim üzerine söz veriyorum.

Sayın Ali Koç, Fenerbahçemiz için çok önemli ve kıymetli işler yaptı. Bugüne kadar kulübümüze verdiği maddi destekleri inkâr etmek haksızlık olur. Cebinden verdiği para dışında gelir yaratacak proje ve sponsorluklara imza attı. Ama Fenerbahçe’nin kaderi, bir kişinin cebinden verdiği paraya indirgenemez.

Kulübümüzün nasıl 2018’de değişime ihtiyacı varsa, bugün de aynı şekilde değişime ihtiyacı var. Bu değişimi engellemek için neler dediler biliyorsunuz. Meşhur sanal bayi konusu. Önce şunu belirteyim. Bu sürecin sağlıklı yürümesinde katkısı olan herkese, özellikle de Spor Bakanımız Sayın Osman Aşkın Bak’a gösterdiği hassasiyet için ayrıca teşekkür ediyorum. Sizlerin kafasını karıştırmak için çok uğraştılar. Aday olamayacak, Fenerbahçe’ye kayyum atanacak. Fenerbahçe’ye yaptırım gelecek diye korku saydılar, saçma sapan şeyler söylediler. Ben ne dedim, ‘Bana güvenin, bir sıkıntı çıkmayacak, sizi yanıltıyorlar.’ dedim.

Çıkan söylentilere bir kere daha buradan herkesin huzurunda cevap vermek istiyorum. Hem de böylece sizleri endişelendirmek için çıldıran bazı yöneticilerimize de bu mesafeden anlatmış olayım.

Seçimi kazanmam halinde gerektiği anda benim olan bahsi geçen şirketi kapatırım. Ve bunu Fenerbahçe için yaparken gözümü dahi kırpmam. Tüm Fenerbahçelilerin içi rahat olsun. Bir kez daha söylüyorum. Ben Fenerbahçemize zarar verecek bir şey yapmam. Ama siz de haklısınız. Bu camia sözünü tutan başkanlara alışık değil. Ama beni tanıyacaksınız. Daha yeni başlıyoruz. Ne dediler onu da biliyorsunuz; seçim stratejisini sadece para üzerine kurdular, sürekli sanki sadece borçlardan korkuyormuş, kaçılıyormuş gibi bir algı yarattılar. Tablolar ne kadar kötü olursa olsun bu camiada kimse borçlardan korkmadı, bugün de korkmuyoruz. Bu camia kimin ne kadar para verdiğini değil, bu parayla nasıl bir gelecek kurulduğunu sorgular. Eğer para tek başına çözüm olsaydı, bugün biz şampiyonluk hasreti yaşamıyor olurduk.

Evet, Ali Bey’in seçim stratejisi büyük ölçüde paraya dayalı. Ama ben inanıyorum ki bu kulübün milyonlarını yöneten başkanının paradan çok daha önemli bir mirası olmalı; camiasını birleştirmek. Emanet aldığı bu kutsal kulübü her konuda doğru yönetmek ve en önemlisi de futbolda şampiyonluk getirmek. Çünkü bu camianın en büyük beklentisi, hedefi şampiyonluktur.

2018’de değişimin sebebi neydi? Bu kulüp 4 yıldır şampiyon olmamıştı. O kadroları hatırlayın; Van Persie’ler, Nani’ler. Hatta Robben’in adını kullandığımız reklam filmleri vardı. Peki şampiyonluk geldi mi? Hayır. Çünkü mesele kadro değildi, mesele yönetimdi, mesele yine umutsuzluktu.

Biz neden şampiyon olamıyoruz biliyor musunuz? Çünkü bu tribünleri birlikten, coşkudan uzaklaştırıp taraftarı sürekli suçlandınız. Çünkü teknik direktörleri sürekli değiştirip her sezon bambaşka ihtiyaçlar doğrultusunda transfer planları yapıp son gün alelacele transferlere yöneldiniz. 7 yılda 11 hoca değiştirdiniz, 100’ün üzerinde transfer yaptınız. Çünkü 3 Temmuz’u bahane etmeyeceğiz dediniz ama her fırsatta camiayı ayrıştırmak için bunu yaptınız.

2024’te Trabzon’da alınan tarihi zaferin ardından 2 Nisan’da tam burada 20 bini aşkın kongre üyemizin ortak iradesini hiçe sayarak tersine karar verdiniz. Çünkü ortak akıl dediniz ama size fikir ileten Fenerbahçe için kafa yoran öneri sunan kimseyi dinlemediniz. En ufak eleştiride herkesi düşman ilan ettiniz. Camiaya hesap vereceğim dediniz ama kendi sözünüzden bile korktunuz. Yıllardır yapı-yapı diyerek şampiyonluğa yürüyen takımı bile hocasına, futbolcusuna ‘siz olamazsınız’ diye inandırdınız. Bilin ki bu takım sizin seçtiğiniz hocalar ve futbolcular yüzünden değil daha önce söyledim, şimdi bir daha söylüyorum. Fenerbahçe için yola çıkan insanlara ‘yeni bir macera’ diyorsunuz, ben demem. Ben asıl neye macera derim biliyor musunuz; 7 yıldır şampiyon olamayan bir yönetimden şampiyonluk beklemeye macera derim.

Peki bütün bunları düzelttik, diyelim. O zaman rahatlıkla şampiyon olabilir miyiz? Hayır. Çünkü Fenerbahçe’ye rahat yok.

Alanyaspor maçında tüm Türkiye’nin gözleri önünde bir kez daha bir tiyatro sergilendi. Fenerbahçemizin emeğine ve alın terine ağır bir darbe daha vuruldu. İsimler değişiyor, operasyonlar değişmiyor. Size buradan MHK, TFF, kurullar; Cihan Aydın diyerek konuyu isimlere indirgemeyeceğim. Bunları zaten hep dinliyorsunuz. Fenerbahçe’ye karşı yapılan bu operasyonlar haftalık bir gündem değil, hele seçim gündemi hiç değil. Yıllardır süregelen sistematik bir anlayışın sonucudur. Ve unutmayın bu operasyonun seçime günler kala bir erteleme maçında yaşanması kongreye müdahale diye nitelendirilemez. Bu tablo seçimlerden bağımsızdır. Olayın hemen akabininde Sn. Başkan Ali Koç ile görüşmüş ne gerekiyorsa yapmaya hazır olduğumuzu belirtmiştim.
Hiçbir şüpheniz olmasın. Yarın bu kulübün başkanı kim olursa olsun, Fenerbahçe ne sahada ne de masada asla yalnız kalmayacak. Ben sizden açık çek istemiyorum. Sizden sadece şunu görmenizi istiyorum. Artık bu kulüp bir kişinin cebine değil, camianın omuzlarına yüklenmeli.

Şimdi bana diyeceksiniz ki; ‘Biz daha ne yapalım?’ ‘Fener Ol’ dediniz, olduk. ‘Mesut Ol’ dediniz, umut olduk. Forma aldık, bilet aldık. Kombineyi tükettik. Ekonomik olarak en zorlandığımız dönemde bile bu kulüpten elimizi çekmedik. Haklısınız bu yüzden ben taraftarlarımdan yeniden fedakarlık isteyen bir başkan olmayacağım. Ben Fenerbahçe’nin durumu kötü diye bir propaganda yapmayacağım.

Sevgili Fenerbahçeliler,

Planımız, programımız hazır. Hepiniz tüm kanallardan izlediniz ve dinlediniz. Buradan hepsini tekrarlayarak sizi yormayacağım. Gayrimenkulden digitale, en genç kongre üyelerimizden en yaşlı üyelerimize kadar kapsayıcı çalışmalar yaptık. Herkesi dinledik, dersimize çalıştık. Adama göre görev değil, göreve göre adam anlayışı ile bu göreve talip olduk.

Seçimi kazanmam halinde stadımızda kombine sayısını 40 bine çıkaracağız. Sabit suç unsuru yoksa kimsenin kombinesini iptal etmeyeceğiz.

Unutmayın biz Fenerbahçelileri değil, Fenerbahçe’yi yönetmeye talibiz.

Sponsorluklarımızı ve gelir kalemlerimizi yeni projelerle arttıracağız. Altyapıda da üst yapıda da daha iyi bir futbol aklıyla daha kararlı ve doğru bir iletişimle fark yaratacağız.

Taraftarlarımızla ve kongre üyelerimize daha şeffaf, adil bir ilişki kuracağız. Bugün istediğiniz şey net. Artık yeniden kazanmak. Kazanmak için birleşmek. Kavga ile değil, strateji ile; dağınık değil, omuz omuza, Fenerbahçe günü kurtaran değil, geleceği planlayan finansal bir yapıyla yönetilmelidir.  Biz de tam olarak bunu inşaa etmeye çalışıyoruz.  O yüzden geliyoruz. Bu sadece maddi bir taahhüt değil, aynı zamanda bir yönetim anlayışı değişimidir.

Bugüne kadar kulübe çok ciddi katkılar sunmuş isimlerle görüştük. Herkesin yönetim kurulu listesinde olması gerekmiyor. Çünkü bu kulüp birkaç kişiye değil, tüm camiaya aittir. Ve ben bu yürüyüşü yalnız değil, o büyük güçle birlikte yapmak istiyorum.

Ve size söz veriyorum. Fenerbahçe şampiyon olana kadar tatil yok. Bayram yok. Durmak yok. Kutlama yok. Ve sonunda şampiyon olduğumuzda o kupayı yeniden ayağa kaldırdığımız Kadıköy cehenneminin, Fenerbahçe ruhunun tüm Türkiye’ye yeniden hatırlattığımız Fenerbahçe ihtişamının birlik ve beraberliğimizin sembolü olarak yaşayan tüm başkanlarımızla, divan başkanlarımızla birlikte kaldıracağız.

O kupa yeniden Kadıköy’ün normali, alışkanlığı olacak. Olmak zorunda. Kendimize güveniyoruz. O kadar güveniyoruz ki size söz veriyoruz. Eğer başarılı olamazsak, eğer şampiyon olamazsak, 2027 Olağan Kongre’de aday olmayacağım. Ama önce başarılı olmak ve bu işin hakkını vermek için size söz veriyoruz. Yüreğimizi koyacağız. Sizlere mahcup olmamak için gece gündüz çalışacağız.

Değerli Kongre Üyeleri,

Bu seçim bir maça, bir transfere bakarak karar verilecek bir seçim değil. Fenerbahçe’nin şampiyon olup olmayacağına karar vereceğimiz bir seçimdir.

Eğer 7 yıldır en iyi hocalar, en iyi transferler geldi ama şampiyonluk gelmediyse sorun sahada değil. Yönetim aklındadır. Bu seçim Fenerbahçe’nin geleceğine hep birlikte vereceğimiz en büyük sözdür.

Sözlerime son verirken;

Burada hepinizin huzurunda bir teşekkür borçluyum. Bu yoğun ve coşku dolu süreçte benimle birlikte yürüyen, beni yalnız bırakmayan İstanbul’daki, Ankara’daki seçim ofislerimizde bulunan tüm çalışma arkadaşlarıma, yol arkadaşlarıma, bizlere imzalarıyla, iyi dilekleriyle, güvenleriyle, sevgiyle, samimiyetle destek olan, moral veren Türkiye’nin her yerindeki tüm taraftarlara, kongre üyelerine, divan üyelerine, tüm Fenerbahçelilere yürekten teşekkür ediyorum.

Hepiniz sağ olun, var olun.

Bilmenizi isterim ki; sandık yarın benim için değil, Ali Bey için değil, Fenerbahçemiz için kuruluyor. Kararınız ne olursa olsun sandığa gidin. Oyunuzu verin.

Hepinizi sevgi ve saygıyla selamlıyorum.

Ne sabır, ne süre. Söz Fenerbahçe.